istatistik

Sosyal medyanın geleneksel medyanın yerini alması bir devrim değil evrim şeklinde gerçekleşiyor. Herşey aslında kültürel dönüşümün doğal kabul edilen hızı içinde gerçekleşiyor. Ancak bu her an fark edemediğimiz kadar büyük bir ivme ile var olan yepyeni dünyada bir yandan yaşıyor bir yandan bu dünyayı inşa ediyoruz. Biz öyle olsun istediğimiz için yeni kurallar o hale geliyor. Bu kadar hızlı dönüşen sosyal medyada akımlar, kurallar nasıl belirleniyor? Teknolojinin sağladığı olanakları yeni ve benzersiz yöntemlerle birleştiren yazılımcılar ve bu var edilen teknolojiyi kendine uydurarak kullanan ‘kanaat önderleri’ aslında toplumsal ortak bilincin yansımasını bireysel düzeyde hayata geçirirken özgün bir birey olmak hem çok önemli hem de bir o kadar zor hale geldi. Bir düşünün, verdiğiniz kararların ne kadarı tam anlamıyla size ait?

Vine ünlülerini yarattı ve aramızdan ayrıldı. Snapchat yerini story’lere bırakmamak için direniyor. Instagram, twitter, facebook ve YouTube canlı yayınları Periscope’u bitirdi. Kullanıcıların uygulamaları kullandıkça sağladığı anlık bireysel tercihler ile oluşan büyük veri yığınları tam anlamıyla artık para eden en önemli emtia. Internette trafik yaratmak en büyük hedef. Satın alma tercihlerini etkilemek için en iyi yol da var olan akımın gücünü kullanmak. Yani akışın yönünde giderek hızlanmak ya da ona karşı koyabildiğini göstererek farkını ortaya koymak.

Dünyanın kültürel ve kişiler arası etkileşim boyutu ya da daha genel bakış açısı ile sosyolojinin alanı birden bire internetin bir virüs gibi ele geçirip dokunduğu her şeyi sayısala çevirdiği çevremizde öncesi görülmemiş bir hale geldi. Biz dördüncü sanayi devriminden söz ederken bir yandan da aslında parçası olduğumuz ilk dijital evrim atlamasının da yaratıcıları ve oyuncu parçalarıyız.

Sanatçıların, sporcuların hatta politikacıların resmi sayılabilecek açıklamaları artık sadece tek bir kaynaktan yayılıyor. Sosyal medya… yazılı, görsel ve işitsel medya içeriğini sosyal medyadan almak zorunda çünkü olaylar bu ortamda cereyan ediyor. Devletler arası sorunlar ya da çözümler bile internetin yarattığı alanda yaşanıyor. Uluslararası toplantılar da kişisel görüşmeler de video konferans ile gerçekleşiyor. Sınırlar ne kadar anlamsızlaşarak kaybolsa da sınırları koruyan ordular ve duvarlar o kadar daha şiddetli bir güç sahibi oluyor. Terörün siber hali en az diğer halleri kadar ‘terörize’ ediyor.

...ve çok büyük bir kitle an be an uyutularak sağıldığının farkında bile değil!

Sağılan şey dikkatinizi verdiğiniz şeye harcadığınız ‘ekran zamanı’, etkileşim süresi, tık sayısı, ziyaretçi trafiği, izlenme oranı, like’lar, retweet’ler, fav’lar ve daha neler neler…

İstatistik olacak kadar küçük ancak bütün sistemin değişmesini sağlayabilecek kadar büyük bir etkimiz var, uyanın ve bu gücün farkına varın!

Günaydın :)